Zile ilçesi Yalınyazı köyünde yer alan Maşat Höyük ören yerinde, 1973
- 1984 yılları arasında yapılan kazılar sonucu ortaya çıkartılan Hitit çivi yazısı
ile yazılmış tabletler Tokat tarihini aydınlatan en önemli kaynaklardan biri
olmuştur. Bu tabletlerin bir bölümü halen Tokat müzesinde
sergilenmektedir. Maşat Höyükte M.,Ö. 3000 yıllarında Eski Tunç Çağı, M.Ö.
2000 yıllarında Hitit çağı, M.Ö. 1000 yıllarında Firig Çağının yaşandığı üç
dönem tespit edilmiştir.Ayrıca Höyükte Boğaz Köy
Hattuşaş Hitit İmparatorluğuna bağlı bir
uç beyinin sarayı da bulunmuştur.Kazılarla ortaya çıkartılan Hitit
sarayının kerpiç ve taş duvarlardan oluşan
mimari kalıntıları hava koşulları nedeni ile günden güne eriyerek
kaybolmaktadır.
SEBASTOPOLİS
Sulusaray ilçe merkezinde yer alan antik kentin tarihi ilk Tunç çağına kadar uzanmaktadır. Sebastapolis Latince bir kelime olup "Sebasto büyük, ulu, azametli; Polis şehir" Büyük Şehir anlamına gelmektedir. Tokat Müze Müdürlüğünce yapılan kurtarma ve sondaj çalışmaları sonucunda kentin Helenistik Roma ve Bizans Dönemlerinde de önemli bir yerleşim merkezi olduğu anlaşılmıştır. Kentin ana merkezinin sur ile çevrili olduğu görülmüş, sur içerisinde yapılan kazı sonucu bir hamam ve bir kilise ortaya çıkmıştır. İlçenin çeşitli yerlerinde yapılan kazılar sonucu pek çok yapı taşı bulunmuştur. Bazı taşların üzerine insan ve hayvan figürü işlenmiştir. Yine bazı taşların üzerinde de hac işareti bulunmaktadır. Kilisenin tabanı küçük mozaikler kullanılarak süslemeli bir şekilde yapılmıştır. İlçede Helenistik Roma ve Bizans dönemine ait yapı taşlarından oluşturulan açık hava müzesi ve mozaikten insan yüzü figürü bulunan mozaik müzesi ziyaretçilerin ilgisini çekmektedir.
HOROZTEPE
Erbaa ilçe sınırları içerisinde yer alan Horoztepe de M.Ö. 3000 yılına ait bir mezar ortaya çıkartılmıştır. Bu mezarlıkta madeni ve altın süs eşyaları bulunmuştur. Bu eşyalar arasında en önemli olanı altın ve bronzdan yapılmış çocuğunu emziren kadın heykelciğidir. Bu paha biçilmez eser halen Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinde teşhir edilmektedir. Daha sonraki yıllarda Horoztepe de yapılan kazılar sonucunda M.Ö. 4000 yıllarına ait bulgular ele geçirilmiştir. Bu bölgede yapılan kaçak kazılar sonucu çıkartılan eserler halen dünyanın değişik müzelerinde sergilenmektedir.
KOMANA
Tokat'ın Roma ve Bizans
Dönemindeki yerleşim merkezidir. Günümüzde Gümenek mesire yeri olarak
bilinmektedir.
1940'larda yapılan araştırmada
Helenistik ve Roma çağlarına ait kalıntılar bulunmuştur.
Kentin içinde tapınak ve sarayların bulunduğu anlaşılmaktadır.
BOLUS (AKTEPE HÖYÜĞÜ)
Tokat
merkez Çamlıbel kasabası yakınındadır. Bugünkü Köy eski Tunç, Hitit ve Frig
Dönemlerini ihtiva eden büyük ölçekli bir höyük üzerindedir.
KALELER
|
TOKAT
KALESİ
|
Şehrin
ortasına yakın bir yerde dik ve sarp kayalar üzerine kurulmuştur.
Savunma amaçlı kurulan kale tarihi boyunca önemli kişilerin
muhafazası ve hapsi amaçlı kullanılmıştır. Önce Selçuklular daha sonra da Osmanlılar
tarafından restorasyonu yapılmıştır. Üzerinde mescid ve levazım depolarıyla kale
komutanının evi bulunmaktadır. Kalenin içinden şehre kadar inen Ceylan yolu
ismiyle bilinen 362 basamaklı bir merdiven olduğu
bilinmektedir. M.S. 5. veya 6. yüzyılda kurulduğu
sanılmaktadır.
|
NİKSAR KALESİ
Niksar (Neocaeseria) Antik kentin üzerinde bugünkü
ilçe merkezi bulunmaktadır. Müze Müdürlüğünün Niksar'da bulunan Harmancık, kültür ve leylekli
çeşme
mahallerinde yaptığı
kazıda ortaya çıkartılan mezar kalıntılarına göre bu şehrin
tarihi belirlenmektedir. Niksar Roma ve Bizans Dönemlerinde işgal
edilmiş
daha sonra Anadolu Selçuklu Döneminde çok önemli bir merkez olmuştur.
Ayrıca bir dönemde Danişmend
Devletine başkent
olmuştur.
ZİLE KALESİ
Zile Ovası'na hakim güzel bir manzarası olan Zile
Kalesi'nin sahip olduğu kitabeler sayesinde hakkında birçok bilgi bulunmaktadır. Kalenin
M.S. I. yüzyılda inşa edildiği tahmin edilmektedir. 1336
yılında ise (H.737) Ertena Bey Alaeddin Bey döneminde onarıldığı ve onarım sırasında yeni
eklemeler yapıldığı kitabesinden anlaşılmaktadır. Aynı
zamanda tarihte Sezar'ın Zile'ye gelip "Veni vidi vici" (geldim,
gördüm, yendim) dediği yerdir Zile Kalesi.
ÇÖRDÜK KALESİ
Tokat-Sivas karayolu
üzerinde 30. Km Çördük köyünde bulunmaktadır. Genç Bizans dönemi eseridir.
HANLAR
TAŞHAN
1631 yılında yaptırılan
Taşhan
büyük bir Osmanlı eseridir. Kuzey Güney konumunda kesme taş ve tuğladan
dikdörtgen şeklinde ve iki kat olarak inşa edilen hanın ortasında büyük bir avlu yer
almaktadır. 112 odası ve bir mescidi bulunan hanın, her iki katında
avluya bakan revaklar bulunmaktadır. Taşhan bulunduğu bölgeye farklı bir güzellik
katmaktadır. Tarihi Taşhan'ın yapı özelliği
bozulmadan nostalji Kervansaray otele dönüştürme projesi
sürdürülmektedir.
DEVECİ
HANI
|
Takyeciler
Camiinin güneyindedir. Kendi haline terk edilmiş han harap durumdadır. İki katlı
ve revaklı bir avlusu olan han kesme taş, moloz taş ve tuğladan
yapılmıştır. Tarihi İpek yolu üzerindeki hanlardan birisidir.
|
SULUHAN(AŞEVİ)
Tokat il merkezinde Bedestenin yanında, Sulu
Sokak’ta bulunan bu hanın kitabesi bulunmadığından yapım
tarihi ve banisi bilinmemektedir. Bulunduğu sokaktan ötürü Sulu han ismi ile tanınmıştır. Değişik
zamanlarda yapılan onarımlar ve depremler nedeniyle de orijinalliğini büyük ölçüde yitirmiştir. Büyük olasılıkla han XIX.
Yüzyılda yapılmıştır. 1930 yılına kadar cezaevi olarak kullanılmış, 1957 yılında Vakıflar Genel
Müdürlüğü tarafından
restore edilerek öğrenci yurduna dönüştürülmüştür.
MAHPERİHATUN
KERVANSARAYI
1237 yılında 2.Alaattin Keykubat, hanımı Mahperi Hatun
adına yapılmıştır. Köşeleri 16 dış sütunlan desteklenmiştir.
HAMAMLAR
PERVANE
HAMAMI(MERKEZ)
Tokat Kâbe-i Mescit Mahallesi’nde bulunan bu hamamın yapım
tarihi ile ilgili yeterli bilgi bulunmamaktadır. Bununla beraber Pervane
Darüşşifası ile birlikte Selçuklu Veziri Muinüddin Pervane tarafından 1275
yılında yapıldığı sanılmaktadır. Günümüzde
toprak zemininin altında kalmış olan bu hamamın kadın ve erkekler kısımlarının
birbirine simetrik iki ayrı bölüm olarak yapıldığı anlaşılmaktadır. Belediye
tarafından 1951’de yapılan restorasyon sonucu özelliğini tümü ile yitirmiştir.
Günümüze gelen orijinal kalıntılarından kesme
taştan yapıldığı, soyunmalık, ılıklık ve sıcaklık bölümlerinden meydana geldiği
anlaşılmaktadır. Halen kullanılmaktadır.
SULTAN HAMAMI(MERKEZ)
Tokat il merkezinde bulunan bu hamamın kitabesi
günümüze gelemediğinden yapım tarihi bilinmemektedir. Restorasyonlar sonucunda
orijinalliğini tümü ile yitirmiştir. Hamamın XIII. Yüzyılda Selçuklu döneminde
yapıldığı sanılmaktadır. Kesme ve moloz taştan yapılan hamam soğukluk, ılıklık
ve sıcaklık bölümlerinden meydana gelmiştir. Bu bölümlerin üzeri tuğla
kubbelerle örtülmüştür. Günümüzde halen kullanılmaktadır.
ALİ PAŞA HAMAMI(MERKEZ)
Tokat il
merkezindeki Ali Paşa Camisi’nin doğusunda bulunan bu hamam Ali Paşa tarafından
1572 yılında yaptırılmıştır. Vakıflar Genel Müdürlüğü’nce 1866 yılında
onarılmış ve işletmeye açılmıştır.
Osmanlı Hamam mimarisindeki çifte hamam plan
düzeninde yapılan hamam kesme taştan yapılmıştır. Kadınlar ve erkekler
bölümleri birbirlerine bitişik iki ayrı yapı halindedir. Kuzey yönündeki
kadınlar bölümü soyunmalık, ılıklık ve sıcaklıktan meydana gelmiştir. Bunlardan
kadınlar bölümünün soyunmalığı kare planlı ve üzeri kubbe ile örtülüdür. Kubbe
altına bir şadırvan yerleştirilmiştir. Sıcaklık haç planlı ve dört eyvanlı
olup, üzeri kubbe ile örtülüdür. Eyvanlar beşik tonozla örtülmüştür.
Erkekler bölümü ise yine aynı şekilde yapılmış
olmasına rağmen soyunmalık bölümü biraz farklı olup, güneyine beşik tonozlu bir
bölüm eklenmiştir. Sıcaklık bölümü haç planlı olup, göbek taşının üzeri kubbe
ile örtülüdür. Dört yanda eyvanlar ve kubbeli halvet odacıkları bulunmaktadır.
ÇİFTE HAMAM-ZİLE
Tokat ili Zile ilçesi, Sakiler
Mahallesi’nde bulunan bu hamam Taceddin İbrahim Paşa tarafından 1656–1657
yıllarında yaptırılmıştır.
Moloz taştan yapılan hamam, soğukluk, ılıklık ve sıcaklık bölümlerinden meydana
gelmiştir. Soğukluk kısmı kare planlı olup, üzeri kubbe ile örtülüdür. Ilıklık
kısmı ise sivri kemerli tonozlu kare planlıdır. Sıcaklık yüksek sekizgen
kasnaklı bir kubbe ile örtülü olup, kare planlıdır. Köşe hücreleri ve ortasında
da göbek taşı bulunmaktadır.
CAMİLER
GARİPLER CAMİİ
Pazarcık mahallesinde bulunan Garipler Camii Tokat’ın
en eski camisidir.Danişment Gümüştekin Ahmet Gazi bu camii 1074 yılında
yaptırmıştır.Orijinal minaresi XI.yüzyıl Türk tuğla işçiliğinin güzel
örneklerinden biridir.Renkli çinilerle süslenmiştir.
Mihrabında kitabesi olan tek
camidir.
ALİPAŞA
CAMİİ
1572 yılında yapılmış tipik
Osmanlı eseridir. Mimari olarak Mimar Sinan eserlerine çok benzemektedir. Avlusundaki
şadırvandaki
süslemeler günümüze kadar sağlam kalabilen nadide eserlerdir.
ULUCAMİ
Tokat’ta
orijinalliğini en fazla koruyan tarihi eserlerden biri olan Ulu Camii,
moloz ve kesme taşlardan yapılmıştır. Üst örtüyü taşıyan
dörtgen ayak ve ayakları birbirine bağlayan kemer yüzeylerinde orijinal kalem işi
süslemeler yer almaktadır. Ahşap üst örtüde künde kari tekniğinde yazılmış ahşap panolar
ve yaldızlı boyalı bezemeler muhteşem bir görüntüye sahiptir.
TAKYECİLER
CAMİ
Diğer camilere göre değişik üslubu olan Takyeciler Camiinin yapıldığı tarih
bilinmemektedir. Camide moloz ve kesme taştan yapılmış mekan ve kolonlar üzerinde
9 kubbe bulunmaktadır.
MAHMUTPAŞA
CAMİİ
Mahmut Paşa Mahallesi’nde bulunan caminin kitabesi yer
almamaktadır. Ancak camiye adını veren Mahmut Paşa isminden yola çıkılarak
yapımı 17. yüzyıla tarihlendirilmektedir. Kentte yaşamış olan iki Mahmut Paşa’dan
söz edilir. Biri; Halep Beylerbeyliği de yapan ve 1616 yılında hayatını
kaybeden Mahmut Paşa’dır. Diğeri ise 1681’de hayatını kaybeden Kemankeş Mahmut
Paşa’dır.
HATUNİYE
CAMİİ(MEYDAN CAMİİ)
Sultan 11.Beyazıt’ın
annesi Gülbahar Hatun adına yaptırdığı camii kayıtlarda “Hatuniye Cami” olarak
geçmektedir. Meydan mahallesinde adını aldığı geniş bir alan
üzerinde 1485 yılında yaptırılmıştır. Tokat’ta yapılmış en güzel
Osmanlı eserlerinden birisidir.Kesme taştan inşa edilmiş, ana mekan üzerinde tek minaresi ve 6
sütundan oluşan 5 kubbeli son cemaat yeri vardır.Meydan camiinin Selçuklu tarzı
Skalaktitlerle işlenmiş mermer portalı ve künde kari tekniğinde yapılmış ahşap kapı
kanatları birer sanat şaheseridir.
NİKSAR
ULU CAMİİ
Niksar
ilçe merkezi Ulu Cami Mahallesi’ndeki yapı, 1145 yılında Cepnizade Hasan Bey
tarafından yaptırılmış bir Danişmendoğlu dönemi eseridir. Yapı dikdörtgen
planlı olup, iç mekân dört sıra ayakla beş sahına ayrılmıştır. Anadolu’nun iyi
durumda ayakta kalabilen ilk camilerinden biridir.
BEHZAD-I
VELİ CAMİ
Tokat’ın
en karakteristik mekânlarından biri olan Behzat Çarşısı ve Behzat Çayı yanında yer alan Behzat Camii; Kanuni Sultan Süleyman
döneminde, Fakih oğlu Hoca Behzat tarafından 1535 yılında inşa ettirilmiştir.
MÜZELER
GÖKMEDRESE(ESKİ
MÜZE)
Kalenin doğusunda, Meydan Caddesi üzerinde, yazılı kaynaklara göre Anadolu Selçuklu vezirlerinden Muineddin Süleyman Pervane’nin (ö. 1277) yaptırdığı iki katlı, açık avlulu, iki eyvanlı medrese. Adı, duvarlarını kaplayan turkuvaz renkli çinilerden gelmektedir. Kesin yapım tarihi bilinmemekte, 13. yüzyılın ikinci yarısının ortalarında yapıldığı sanılmaktadır.
ÇİFTE
ARASTALI BEDESTEN(YENİ MÜZE)
Tokat
il merkezinde, Sulu Sokak’ta Takyeciler Camisi’nin doğusunda bulunan bu bedestenin ne zaman ve kimin tarafından yapıldığı bilinmemektedir.
Günümüze gelebilen kalıntılardan ve tarihi kaynaklardan XV.-XVI. Yüzyılda
yapıldığı
sanılmaktadır
Evliya
Çelebi bedesten ve dükkânları ile ilgili bazı bilgiler vermektedir: ”Sultan
Çarşısı güzel pazardır. Gerçi bu şehir dereli tepeli bir yerde kurulmuştur. Amma fevkalade mamur olduğundan çarşı ve pazarı o kadar güzel ve mamurdur ki güya bu şehrin Sultan Çarşısı, Halep ve Bursa çarşıları gibi gayet tertip üzerine
kurulmuştur.”
2012
yılından itibaren Tokat müzesi burada tarihi eserleri teşrif etmektedir.
MEVLEVİHANE
Mevlevihaneyi
yapı olarak incelediğimizde, zemin katında beş oda yer almaktadır. Şeyhin kabul odası (başoda) dışındakiler çeşitli hizmetlerin görüldüğü mekânlardır. Mevlevihanenin ikinci katında bulunan semahane kısmına
dışarıdan bir merdivenle çıkılır. Semahane girişi önünde ahşap direkli bir balkon
bulunmaktadır. Üst kata hakim olacak derecede geniş tutulmuş olan semahane ahşap sütunlarla taşınan kubbe ile örtülüdür.
Güneyinde alçı malzemeli mihrap bulunur ve
semahanenin girişi mihrabın tam karşısındaki girişten sağlanır. Girişin sağında ve solunda sema ayinini izlemeye gelenler için ayrılmış kısımlar ile üst kısmında
sazendelerin yer aldığı mahfil şeklinde mutrıbhane bulunmaktadır. Semahanenin doğu tarafında ara kat şeklinde
kadınlar mahfili bulunmaktadır.
ATATÜRK
EVİ
Tokat
Atatürk Evi ve Etnografya Müzesi, il merkezi Devegörmez Mahallesi’nde
bulunmaktadır. Mustafa Kemal Atatürk, Milli Mücadele yıllarında ve Cumhuriyet
Döneminde altı kez Tokat’ı ziyaret etmiş, ziyaretlerinden üç tanesinde
Mustafa Vasfi SÜSOY’a ait bu evde konaklamıştır.
TOKAT
KÜLTÜR EVİ
Sulusokak’ta birbirinden
güzel yapıların arasına gizlemiş olan Tokat Kültür Evi, barok
üslupta yapılmış bir sivil mimari örneğidir. Cephesi 18. yüzyıldan kalma
Paşa Hanı’nın duvarlarına bakan ev; mahzen hariç iki
katlı, kerpiç dolgulu ve ahşap çatılı bir yapıdır.
LATİFOĞLU KONAĞI
Tokat’ın Gazi Osman Paşa Bulvarı üzerinde bulunan Latifoğlu Konağı planı ve süslemeleriyle 19. yy. ev
mimarisinin özelliklerini taşımaktadır. Konak “L” şeklinde bir plan üzerine iki katlı olarak ve ahşap karkas arası kerpiç dolgu malzeme kullanılarak inşa edilmiştir. Alaturka kiremit kaplı kırma çatı ile
örtülüdür. Taş döşeli
avluda bir havuz bulunmaktadır. Türk evinin
ana esaslarına ve kalabalık aile düzenine uygun olarak, ancak daha serbest bir
plan anlayışı ile yapılan konağın odaları “L” şeklinde bir sofanın etrafında yer almaktadır.
YAYLALAR
TOPÇAM
Tokat
il merkezine 15.km ve 1600 metre yükseklikteki Topçam yaylası temiz havası ve
gür ormanları ile olağanüstü bir güzelliğe sahiptir. Yazın yayla evlerinde kalan insanların sıcak
konukseverliği misafirleri memnun etmektedir.
BATMANTAŞ YAYLASI
Batmantaş, Tokat ilinin Merkez
ilçesine bağlı bir köydür. Tokat merkezine 30 km uzaklıktadır.1827 rakımlı
Köroğlu
Dağı ve 1800 rakımlı Kavaklı tepelerinin çevrelediği sahada
köyün bulunduğu yerin rakımı 1450 metredir. Köy etrafında halk diliyle Zoppa
(Kavaklı tepe), Köroğlu (Yayla tepe) ve Gebez tepeleri vardır.
AKBELEN (BİZERİ) YAYLASI
Tokat il merkezine 29 km
uzaklıktadır. Çevrenin en büyük yaylasıdır.(1740 metre).Çim kayağına uygun geniş kırsal alanı, çam ve kayın ağaçlarından oluşan muhteşem manzaralı ormanlarla çevrilidir.
ÇAMİÇİ YAYLASI
Deniz seviyesinden yaklaşık 1350 m.
yüksekte bulunan Çamiçi İlçeye 17 km. uzaklıkta olup, Niksar; Ünye yolu
üzerindedir. İlçenin kuzeyine düşer. Tamamen çam ağaçlarıyla kaplı, tabiat
harikası bir yöredir. Çamiçi’nin çam kokulu serin havası doğal bir
terapi niteliğinde olup dinlenmek isteyenlere tavsiye edilir Başlangıçta
3-5 yayla eviyle (Ahşap yapı) başlayan yapılaşma giderek
artmış, bugün bölgede hane sayısı yüzlerle ifade edilmeye başlamıştır. Bu
hızlı ve plansız yapılaşma beraberinde bir çok sorunlar getirmiş ise de
yayla hala Niksar halkının, çevre ilçe ve illerin rağbet ettiği en
önemli mesire ve piknik yerlerinden birisidir. Yayla; Büfe, Lokanta, Kebap
Ocakları, içme suyu, geniş oyun alanlarıyla 10.000 kişinin
yararlanabileceği büyüklüktedir.
SELEMEN YAYLASI
Tarih,
kültür ve doğal zenginliğin bir arada en üst seviyeye ulaştığı
yaylamızdır.1514 yılında çaldıran seferine çıkan Yavuz Sultan Selim, ordusu ile
bu yaylada konaklamış ve Cuma namazını bu yaylada kılmıştır. O günden
günümüze kadar ilkbahardan itibaren ilk kar düşene kadar
her Cuma günü Selemen ‘de yayla pazarı kurulmaktadır. Kurulan pazarda hala mübadele usulü alışverişin yapılıyor olması, yörenin kültürel zenginliğini gösterir.
DUMANLI YAYLASI
İl merkezine 70 km.
uzaklıkta ve 2578 metre yükseklikteki Dumanlı yaylasında rengarenk yayla
çiçeklerinin görüntüsü, insanın yaşam sevincini bir kat daha
arttırmaktadır.Dumanlı yaylası zinciri çevresinde başta Çatak Yaylası olmak
üzere 40’dan fazla yayla bulunmaktadır.
ZAVİYELER
SÜMBÜL BABA
Tokat Gazi Osman Paşa
Caddesi’nde bulunan bu dergâh, Muinüddin Pervane’nin kızı Safiyeddin’in
bağışladığı bir köle
olan Hacı Sümbül tarafından 1292 yılında yaptırılmıştır. Bunu
belirten Selçuklu sülüsü ile yazılı kitabesinde Sultan II. Mesut zamanında
yapılan bu dergâhın mescit ve türbe bölümlerinin olduğu da
belirtilmiştir. Evliya Çelebi, Sümbül Baba’nın Hacı Bayram-ı Veli’nin öğrencisi ve
Hacı Bektaş-ı Veli’nin de halifesi olduğunu yazmıştır.
KIRKKIZLAR TÜRBESİ
Genelde taş eserler bakımından zengin olan Niksar’da
Kırkkızlar Türbesi farklılık arzeder. Sekizgen planlı, pramit külahlı tuğla
malzeme ile örülmüş anıtsal bir kümbet görünümünde olan Kırkkızlar Türbesi; 12.
Yüzyılın ilk çeyreğinde yapılmıştır. Tuğla yapının pencere ve kapı üstlerinde
turkuvaz renkli çini mozaikler vardır. Mozaik üzerinde Ayet el-Kür-si yazılıdır.
Tarihçi A.Gabriel’in tespitine göre kayıp kitabesinde; türbeyi; Sivas I.
Keykavus Darüşşifası’nı yapan Mimar Ahmet bin Ebubekir’in 1220 yılında yaptığı
belirtilmektedir.
NURETTİN İBNİ SENTİMUR TÜRBESİ(SİVRİ TEKKE)
Moğol emiri Sentimur oğlu Nurettin’e ait olan bu türbe 1313 yılında inşa ettirilmiştir. Gaziosmanpaşa Bulvarı üzerinde yer alan Nurettin İbni Sentimur Türbesi, halk arasında Sivri Tekke olarak da bilinmektedir. Türbe içerisinde üç adet kitabe bulunmaktadır. Doğu cephesindeki pencere üzerinde yer alan kitabesinde türbenin inşa edildiği tarih yazmaktadır.
Türbe kesme taştan, kare planlı olarak inşa edilmiştir. Yapının üzeri ise sekizgen yaldız planlı piramidal bir külahla örtülüdür. Türbenin üç kenarında birer pencere yer almakta, bu pencerelerin çevresindeki Selçuklu sülüs yazıları ve palmet motifleri ise dikkat çekmektedir.
1935 yılında restore edilen Nurettin İbni Sentimur Türbesi’nin çevresi park haline getirilmiş olup, günümüzde iyi durumdadır.
SEFER BEŞE
Sefer
beşe türbesi tokat cami-i kebir mahallesi’nde bulunan
bu türbe ve yanındaki mescit, ebubekir bin
lokman tarafından 1251 yılında yaptırılmıştır. Halk arasında kömlekli
baba ismi ile anılan bu türbede kimlerin gömülü olduğu kitabesi bulunmadığından anlaşılamamıştır.
EBUŞEMS HANEGAHI
Vezir Ahmed Paşa Mescidi
veya Ebu'ş-Şems Hanegahı Cami isimleriyle bilinmektedir. Kuzey cephedeki
kapısı üzerinde yer alan kitabesine göre; II. İzeddin Keykavus'un oğlu Sultan
Mesud döneminde Hüseyinoğlu Ebu'ş-Şems tarafından M.1288 yılında hanegah olarak inşa edilmiştir.
Uzunçarşılı ve B.Karagülle'ye göre yapı; Vezir Ahmed Paşa
tarafından yenilenmiş veya onarılmış olmalıdır. Yapı kubbeyle
örtülü ana mekâna bağlı bir eyvan ile ana mekâna açılan bir
oda ve türbeden oluşmaktadır. Kuzey cephedeki kapıdan birkaç basamakla inilerek girilen
kare planlı ana mekân, Türk üçgeni geçişli kubbeyle örtülüdür.
ABDULMUTTALİP ZAVİYESİ
Tokat Mahmut Paşa Mahallesi’nde,
Soğukpınar yolu üzerindeki bu zaviye, İlhanlı dönemi
hükümdarlarından Abu Sait zamanında Abdullah bin-i Muhyi tarafından 1318
yılında yaptırılmıştır. Bu nedenle de zaviye Ahi Muhyettin
ismi ile de tanınmaktadır. Giriş kapısı üzerinde mermerden yapılmış üç
satırlık iki kitabesi bulunmaktadır. Bunlardan birisinde Ahi Muhyeddin’in sağ olduğu, ikinci
kitabede ise aynı yıl içerisinde öldüğü anlaşılmaktadır. Zaviye moloz ve kesme taştan
yapılmış
olup, üzeri kubbe ile örtülmüştür.
HALEF SULTAN
Sultan II. Gıyaseddin Mesud
zamanında, Selçuklu döneminde yaptırılmıştır. Osmanlı döneminde de dergâh ve türbe olarak
kullanılmıştır. Kitabeden de anlaşılacağı üzere Halef Sultan Zaviyesi 1291-1292
yıllarında II.Gıyaseddin Mesud ve Selçuki Havand tarafından mimar Halef bin
Süleyman’a yaptırılmıştır.
DANİŞMEND MELİK GAZİ TÜRBESİ
Melikgazi Türbesi Tokat ili Niksar ilçesinde bulunmaktadır. Niksar'ın fatihi Danişmendliler'in
kurucusu olan Melik Danişmend Gümüştekin Ahmet Gazi olmuştur. Danişmend Gazifetihten sonra Niksar'ı sahil Rumlarına
karşı mücadelede kendisine hem bir üs hem de
bu devletin başkenti olarak seçmiştir. Melik Gazi
Türbesi Kayapaşa mahallesinde ziyaret edilmektedir.
KÖPRÜLER
TAŞ KÖPRÜ(HIDIRLIK)
Batıda Amasya ve Turhal’dan gelen yolları doğuya,
Karadeniz’den gelen yolları da Orta Anadolu’ya bağlayan bir kavşak
olan 700 yaşındaki Hıdırlık
Köprüsü 5 gözlüdür. 151 m. uzunluğunda,
7 m. genişliğindeki köprü kesme taşla yapılmıştır.
Bu Selçuklu eseri, yazıtlarıyla da dönemin bir olayını
aydınlatmaktadır. Eskiden üzerinde mermer bir küre bulunan kitabede, II.
Gıyaseddin Keyhüsrev’in üç yıl boyunca çatışmış üç oğlu,
İzzeddin, Rukneddin ve Alaeddin’in
isimleri birlikte yazılmıştır.
Zamanın bilginleri çatışan
üç kardeşi bir eserle barıştırmayı
amaçlamış, bunu da başarmıştır.
PAZAR KÖPRÜSÜ
Tokat Turhal yolunu Yeşilırmak
üzerinden Pazar’a bağlayan
köprü, Selçuklu Dönemi eseridir
TALAZAN KÖPRÜSÜ
Niksar-Erbaa
yolunda Kelkit Nehri üzerindedir. Kitabesi günümüze gelemediğinden
yapım tarihi kesinlik kazanamamıştır. Bununla beraber yapı üslubundan ve bazı
kaynaklarda da XIII. yüzyılın ilk yarısında yapıldığı ileri
sürülmüştür. Köprü kesme ve moloz taştan yapılmış, yedi sivri kemerli gözlü,
iki yana meyilli olarak yapılmıştır. Duvar örgüleri arasındaki taş işçiliğinin
farklılığından ötürü de değişik zamanlarda onarıldığı anlaşılmaktadır.
Köprünün ortasındaki en büyük olan kemer gözü yıkılmış ve bu
aradaki boşluk düz bir demir köprü ile birleştirilmiştir.
ETKİNLİKLER
DOMATES FESTİVALİ
Tokat’
ın Pazar ilçesinde düzenlenen Domates Festivalleri Ağustos ayının birinci haftası düzenlenmektedir. Domates Festivalleri,
Üzümören Belediye Başkanlığı tarafından düzenlenmektedir.
KİRAZ FESTİVALİ
Kiraz
yarışmasında jüri tarafından titizlikle incelenerek kumpasla ölçülen kirazlar
görünümü, büyüklüğü ve tadına göre değerlendirilir.
Kiraz
üretimini teşvik için her yıl kiraz festivali yapılıyor, kiraz yarışmaları
düzenleyerek üreticilere ödüller veriyoruz. İlerleyen zamanlarda Zile kiraz
yetiştiriciliğinde söz sahibi olacaktır Kiraz yarışmasında dereceye giren
üreticilere altın, plaket ve katılım belgesi verilmektedir.
YEMEKLER
TOKAT KEBABI
KEŞKEK
BAT
ERİKLİ DOLMA
BAKLA DOLMASI
SOĞUK ÇORBA
BACAKLI ÇORBA
TAŞ EKMEĞİ
ÇÖKELEKLİ
KATMER
|
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder